|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Dündar
Dündarlilara Sevgilerimle
Ilyas Gökkaya tarih 10.03.2008, 22:22 (UTC) | | Bir Ögretmenin Anilari
Adi: İlyas GÖKKAYA
Meslegi: Ögretmen
Memleketi: Corum
Yil: Ocak 1981
Yer: Dündar Köyü
Yıl 1981 Takvimlerin ocak ayının 5 i gösterdiği Tarihte Sivas’tayım Hava çok soğuk ama insanları sıcakkanlı ve yardımsever yurdumun güzel insanları.
Sabah saat 08.30 gösteriyor Halk Eğitimi Merkezi Binasında Kalplerimiz yerinden çıkacakmış gibi çarpıyor. Öğretmen atamaları yapılıyor. Kuralar çekiliyor. Kura sırası bana geliyor ismim okunuyor.
Hangi ilçeden kura çekeceksin diyorlar .Ben Kura torbalarına bakıyorum HAFİK gözüme ilişiyor. Hafik diyorum çekiyorum kuramı Dündar Köyü İlkokulu diyorlar.
Elime bir resmi kağıt veriyorlar Hafik Milli Eğitim Müdürlüğüne gitmemi okulum hakkındaki bilgilerin o kurum tarafından verileceği söyleniyor.
Dolmuş taksilerle O soğuk karlı tipili günde Hafik’teki söylenilen Kuruma varıyorum. Sağ olsun Orada da sıcak bir şekilde karşılanıyorum. Özellikle beni Müdür görmek için oradaki kapıcıya talimat vermiş olacak ki! Dündar Köyü Öğretmeni diye birisi seslendi.
Benim buyurun dedim.
Müdür Bey sizinle konuşacak dedi. Ben hayırdır dedim .
Omzunu sikti.
Vardık Müdür beyin odasına. Önümdeki kişi Müdürüm Dündarın öğretmeni diye asker tekmili verir gibi bir söylemde bulundu.
Ben hepten heyecanlandım. Nasıl heyecanlanmayayım .
Ülke 12 Eylül darbesinden çıkmış, ne kadar devrimci demokrat insan varsa hepsi tutuklanmış.Neyse müdür bey koltuğundan kalkıp gayet sıcak bir eda ile hoş geldiniz, hayırlı olsun hocam deyip benimle tokalaştı.
Ben şaşırdım.kafam allak bullak oldu. Yerine geçti. Bana buyurun oturun rahat olun hocam dedi. Ben gösterilen yere oturdum. Ne içelim dedi. Ben sağ ol dediysem de olmaz
bir şey içelim dedi..
Dışarıda hava soğuk ne içilir? Çay dedim Zili çaldı birisi kapıyı tıklatıp buyurun müdürüm dedi. Bize iki çay dedi.
Müdür bey bana nereli olduğumu sordu.
Bende Çorum lu olduğumu söyledim. Ama heyecanlı olduğumu o da fark etti.
Hocam Sizi Köyünüze göndermek için birisini bekliyorum oda gelsin onunla beraber gitmeniz için çağırttım sizi dedi..
Ben o kim diye sordum.
Bizim köye taini çıkan öğretmen dedi. Ben sizin gideceğiniz köyün yakınında bulunan ADAMLI köyündenim dedi .
Biraz bekledik.
. Beklenen öğretmende geldi. Oda Adamlı Köyüne yeni atanan Samsun lu Uzun boylu birisi idi. Onunla da Konuştu beni tanıştırdı.
Zaman epey ilerlemişti. Köylerinin ve benim gideceğim köyün iyi bir yer olduğunu söyledi.
Bize köye nasıl gideceğimizi, İlçe ile köyün yolunun kış mevsimi nedeniyle kapalı olduğunu, Sivasa, oradan Tokat’a Tokattan ancak köylerimize ulaşabileceğimizi anlattı.
Sivas ta bir Kardeşinin olduğunu, onum bize yardımcı olacağını söyledi.
Kardeşinin Sivas ta bir köfte salonu varmış. Elimize kapalı bir zarf verdi içerisinde nelerin yazılı olduğunu bilemiyorduk Neyse Sivas a vardık adresi bulduk.. Elimizdeki zarfı verdik. Öğretmen olduğumuzu anlattık.Verilen zarfı açtı okudu Hoş geldiniz dedi. Biraz havadan sudan kouştuktan sonra….
Öğretmenim sizin karnınızda acıkmıştır dedi. Bize iki porsiyon köfte sundu.Köfteleri yedikten sonra.
Bize bize sıcak ve temiz olan bir otel önermesini istedik.
Hayır hocam olur mu? benim misafirimsiniz yoksa abim bana kızar dedi.
Biz kesinlikle olmayacağını otel bulunması için direttik. Otel ayarlandı.
Çaylarımız söylendi.
Tokata nasıl gideceğimiz, orada bizlere yardımcı olacak kişilere ait isim ve adres verdi. Teşekkür edip otelimizin yolunu tuttuk. Elimizdeki eşyalarımızı otele bırakıp bir kahveye geçip zaman geçirdikten sonra tekrar otelimize gelip odamıza yerleştik.
Yanımdaki öğretmenle havadan sudan konuştuk. Sabah oldu Sivas otogarından saat 08.00 deTokata gidecek otobüs biletlerimizi aldık.Tokat a gitmek için otobüsümüze bindik. Yıldızeli ne gelince Tokat yolunun kapalı olduğu gerekçesiyle bir benzinlik istasyonunda uzun süre bekledik.Daha sonra yolumuza devam ettik. Türlü zorluklarla akşam saatlerinde Tokat a vardık. Söylenilen adresi bulduk. Bu kişi Bir bakkal. Yurt dışından kesin dönüşlü gelmiş misafir sever birisi. Bizi iyi ağırladı. Köylerimize nasıl gideceğimizi anlattı. Sonra oradan ayrıldık.
Geceyi Tokat Belediye otelinde geçirdik.
Sabahleyin Bakkalın söylediği Tozanlı Deresi otobüslerinin kalktığı yeri bulduk. Adamlıya gidecek öğretmen Köy muhtarını buldu.
Ben Dündar dan birisine rastladım ama Samsuna gideceğini söyledi. Daha sonra köyde görüşürüz diyerek ayrıldık.
Tozanlı Deresine gidecek otobüs yazıhanesinden bir kişilik bilet aldım. Otobüsün hareket saati 12 : 00 yada 13: 00 ben o arada bir traş olayım diye bir berbere girdim Hem traş olacağım hemde zaman geçirecektim.
Berber benimle tanışmak için sizi pek benzetemedim buralı mısınız dedi. Bende Çorumlu olduğumu söyledim. Ne iş yaptığımı sordu. Öğretmen olarak Dündar köyüne gideceğimi söyledim. O arada berber koltuğunda oturan birisi Hocam ben seni o köye
götüreyim ben taksiciyim dedi.
Ben otobüsle gideceğimi söyledim. Fakat o kişi hayır ben götüreceğim diye tekrar etti. .Traşı bitti.Hhem berberle konuşuyor hem de dışarıyı izliyordu
Bende gözümün altından o kara bodur adamı takip ediyordum. Adı Kara Mehmet imiş. Berbere haydi usta çabuk hocanın traşını bitir diye seslendi.
Ben Tekrar otobüsle gideceğimi söyledim. O hayır ben götüreceğim diye ısrar ediyordu. Traş bitti ücretini ödedim.
Kara Mehmet haydi hoca gidiyoruz deyince ben sert bir şekilde hayır seninle gitmiyorum dedim
Şoför Mehmet bu defa yumuşak bir şekilde Hocam ben o tarafa yolcu götüreceğim senide götüreyim dedi.
Berberde onunla gidersem köye daha çabuk varacağımı rahat edeceğimi söyledi.Biletimin olduğunu söyledim. Kara Mehmet bileti alıp otobüs yazıhanesinden ücretini geri aldı. Benim küçük bir valizim vardı onu alıp diğer yolcularla yola koyulduk. Giderken daha detaylı konuştuk. Almus a varınca karınlarının acıktığını söylediler lokantaya gidip et türü yiyecekler aldılar. Almus u biraz geçtikten sonra bir ağacın dibine çilingir sofrasını kurdular. Kara Mehmet arabasının torpido gözünden bardakları çıkardı.
Sofra kuruldu bana da içer misin dediler olur dedim. Yeyip içerken laf lafı açtı .Hocam gideceğin köy alevidir dediler. Ben o arada şaka yapıyorlar diye düşündüm.
Şöför bana alevi misin,sünnü müsün diye sordu.Ben alevi olduğumu söyledim.
Haydi sağlığımıza deyip şişeyi bitirdik. Tekrar yola koyulduk.
Derken Dündar Köyünün yol ayrımından biraz daha ileri gittikten sonra o yolcuları (İstanbul dan kız beğenmek için geliyorlarmış ) bir köprünün üzerine bıraktık.Bir gün sonra aynı yerde buluşmak üzere sözleştiler. Biz tekrar Dündar a gitmek için ilerledik. Yol ayrımına gelince
Şöför Mehmet köyü gösterdi. Ben o ara iyi ki Kara Mehmet le gelmişim diye düşündüm. Yoksa otobüsle gelseymişim karanlığa kalırmışım. Biraz daha gittikten sonra Dündar ın kuzeyinde 3-4 hanelik bir yere geldik. Eğitmen amcanın evine misafir olduk. Sağ olsunlar Eğitmenim de beni iyi karşıladılar
Köye haber verildi.Muhtarımız (Cemek Hasan Kaya) üç dört tane genç göndermiş gidin öğretmenimizi alın gelin demiş. EĞİTMEN bana durumu anlattı ama beni kendi misafir etmek istiyordu. Bana ne dersin öğretmenim dedi. Ben de siz bilirsiniz onlardan önce siz beni misafir ettiniz. Gönderirsen giderim yoksa senin misafirin olurum deyince,Eğitmenim gençler öğretmen bu gece benim misafirimdir. Yarın gelin misafirinizi alın muhtarada selam söyleyin dedi. Gençler biraz oturduktan sonra gittiler.
Eğitmenimle geç saatlere kadar oturup söyleştik.
Sabah oldu kahvaltımızı yaptık öğleye doğru kim olduklarını hatırlamıyorum birkaç genç tekrar gelip eğitmenimden de izin alarak bir dere üzerinden ağaç bir köprüden geçerek köye vardık. Muhtarın odaya geldik.
Muhtar da şanına yaraşır şekilde beni karşıladı.
Duyan köylüler geldi. Okul öğretmeni (Kastamonu lu) geldi. Tanıştık. Derken benim kalacağım yer ayarlanmaya başlandı. Hüseyin dedenin odasının müsait olduğu bu nedenle Hüseyin dede ile görüştüler. Dede olur dedi.
Beni oraya yerleştirdiler köylülerin bir kısmı yatak yorgan derken bana bir oda hazırlamışlar. Akşam oldu. Hazırlanan yere yerleştim. Bu yerleşme ile 4- 5 ay kadar çalıştıktan sonra tainim çıktı
Köyde iyi hoş günlerimiz geçti. Köylüler benim yemek yapamayacağımı düşünerek her gün öğrencisi olan aileler yemek yemem için beni evlerine davet ettiler. Çok sıcak dostluklar kurduk köylüyle.
Kışın CEM yapıldı idi İslam Enli lerin evinde.Hatta semah etmeyi bilmediğimi söylediğimde bazıları sen nasıl alevsin diye şaka yapmışlardı.
Eylül ayın da okulların açılması ile birlikte Köye geldiğimde Yaylaya da çıktığımı da hatırlıyorum.
Köyünüzün VEB sitesinde köyün resimlerini görünce sanki oralara tekrar gitmiş gibi oldum ve çok mutlu oldum.
Siteyi hazırlamada emeği geçen Başta MUHARRAM ÇUKACI öğrencime ve tüm emeği geçenlere selam saygı ve sevgilerimi iletiyorum.
Hoşça ve dostça kalın Saygı değer DÜNDARLILAR. | | |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|